ABD Hazine tahvilleri, Donald Trump’ın agresif ticaret politikaları nedeniyle artık “güvenli liman” olma statüsünü kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya.
ABD Hazine Tahvilleri Güven Kaybı mı Yaşıyor?
Uzun yıllardır küresel yatırımcıların sığınılacak limanı olarak görülen ABD Hazine tahvilleri, Donald Trump’ın agresif ticaret politikaları nedeniyle artık “güvenli liman” olma statüsünü kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya. Küresel krizlerde, 11 Eylül'de ve hatta ABD'nin kredi notu düşürüldüğünde bile yatırımcıların yöneldiği bu tahviller, son günlerde alışılmadık şekilde hisse senetleri ve kripto paralarla birlikte satılıyor.
Özellikle 10 ve 30 yıllık tahvil getirilerindeki sert yükseliş dikkat çekiyor. Doların ise Euro ve İsviçre frangı karşısında son 10 yılın en sert düşüşünü yaşaması, yatırımcıların ABD varlıklarından kitlesel olarak çıkış yaptığına dair endişeleri artırıyor.
Eski Hazine Bakanı Lawrence Summers durumu çarpıcı bir şekilde özetliyor: “ABD tahvilleri şu anda gelişmekte olan ülke borçları gibi fiyatlanıyor.” Summers, bu durumun yüksek borçlanma, dış yatırımcılara bağımlılık ve belirsiz iç-dış politika yönetiminin bir sonucu olduğunu vurguluyor.
ING analisti Padhraic Garvey ise, tahvillerin artık güvenli liman gibi davranmadığını ve şu anki koşullarda “sorunlu ürün” olarak algılandığını belirtiyor. BlackRock’tan Russell Brownback ise daha da ileri giderek, “Artık uzun vadeli tahvilleri riskten korunma aracı olarak kullanamazsınız” diyor.
Yatırımcı Güveni Erozyona Uğruyor
Bazı uzmanlar bu satış dalgasının teknik nedenlerden kaynaklandığını ve hedge fonların kaldıraçlı pozisyonlarını kapatmasından ibaret olduğunu savunsa da, piyasadaki genel hava ABD’ye duyulan güvenin aşındığı yönünde.
Trump yönetiminin art arda açıkladığı tarifeler ve ardından gelen 90 günlük erteleme kararı da piyasalardaki dalgalanmayı durdurmaya yetmedi. 30 yıllık tahvil faizleri sadece birkaç gün içinde 40 baz puan yükseldi. Bu, 1970’lerden bu yana çok nadir görülen bir senaryo.
Apollo Global Management’a göre, yabancı yatırımcıların elinde yaklaşık 7 trilyon dolarlık Hazine tahvili, 19 trilyon dolarlık hisse senedi ve 5 trilyon dolarlık şirket tahvili bulunuyor. Eğer bu yatırımcılar ABD’den uzaklaşmaya devam ederse, ABD için borçlanma maliyetlerinde ciddi artışlar yaşanabilir.
Kalıcı Hasar Mı?
Manulife Investment Management’tan Nathan Thooft, ABD piyasalarının derinliği ve kalitesi sayesinde hala küresel sistemin merkezinde yer aldığını kabul etmekle birlikte, son dönemde yaşananların yatırımcı güveninde kalıcı bir hasar yarattığını belirtiyor.
Daha da önemlisi, Fed’in enflasyon korkusu nedeniyle faiz indirimi gibi bir destek adımı atması beklenmiyor. Bu da, tahvil piyasasında yaşanan sıkışıklığı daha da tehlikeli hale getiriyor.
Küresel piyasalar için referans niteliği taşıyan ABD tahvillerine olan güvenin sarsılması, yalnızca ABD ekonomisi için değil, dünya finans sistemi için de ciddi sonuçlar doğurabilir.
Kaynak: Bloomberg
Çekince
Çekince: Bu raporda yer alan her türlü bilgi, değerlendirme, yorum, istatistiki şekil ve bilgiler hazırlandığı tarih itibari ile mevcut piyasa koşulları ve güvenirliğine inanılan kaynaklardan elde edilerek derlenmiştir ve İnfo Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından genel bilgilendirme amacı ile hazırlanmıştır. Sunulan bilgilerin doğruluğu ve bunların yatırım kararlarına uygunluğu tarafımızca garanti edilmemektedir. Bu bilgiler belli bir getirinin sağlanmasına yönelik olarak verilmemekte olup alım satım kararını destekleyebilecek yeterli bilgiler burada bulunmayabilir. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Herhangi bir yatırım aracının alım-satım önerisi ya da getiri vaadi olarak yorumlanmamalıdır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu nedenle bu sayfalarda yer alan bilgilerdeki hatalardan, eksikliklerden ya da bu bilgilere dayanılarak yapılan işlemlerden, yorum ve bilgilerin kullanılmasından doğacak her türlü maddi/manevi zararlardan ve her ne şekilde olursa olsun üçüncü kişilerin uğrayabileceği her türlü doğrudan ve/veya dolaylı zararlardan dolayı İnfo Yatırım Menkul Değerler A.Ş. ile bağlı kuruluşları, çalışanları, yöneticileri ve ortakları sorumlu tutulamaz. Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.